Leke, en
basitinden güneş ışınlarından kaynaklanan, bazen de vücudumuzda oluşan bir
sağlık sorununun habercisi olabilir. Vücutta leke oluşmasına neden olabilecek
rahatsızlıkların en bilinenleri arasında karaciğer hastalıkları, tiroit
hastalıkları, kan değerlerindeki değişme, demir metabolizmasındaki bozukluklar,
böbrek üstü bezi hastalıkları sayılabilir. Leke oluşmasının nedenleri arasında
mantar, Vitiligo, sedef, egzama gibi cilt hastalıkları da sayılabilir. Bazı
hallerde vitamin eksiklikleri bile leke oluşmasına neden olabilir. Leke vücudun
her yerinde ciltte hatta göz gibi organlarda ortaya çıkabilir. Bu yüzden vücut
lekelerin bir uzman tarafından değerlendirilmesinde her zaman yarar vardır.
Bazen bir hastalığın erken aşamada teşhis edilmesinde bunun rolü yüksektir.
Leke hangi
hastalıkların belirtisi olabilir?
Vitiligo lekeleri:
Bu rahatsızlık nedeniyle oluşan lekeler tebeşir beyazına yakın tonda meydana
gelir. Nedeni cilde renk veren hücrelerin yok olmasıdır. Bazı hastalarda leke
tek olarak, bazılarında ise farklı bölgelerde birden fazla sayıda oluşabilir.
Bu hastalık anemi, şeker, tiroidit, addison gibi hastalıklarla da birlikte
gelişebilir.
Beyaz leke (Vücut
mantarı): Ciltte oluşan beyaz lekeler kazındıkça kepeklenme etkisi
gösteriyorsa, bunların nedeni vücut mantarı olabilir. Bazı mantar lezyonları
kollarda, karın ve göğüste yerleşirken, bazıları vücuda yayılım gösterebilir.
Lekeler küçük mercimek tanesinden başlayarak daha büyük boylarda olabilir.
Sarı leke (sarılık):
Safra kesesindeki safranın akışı çeşitli sebeplerle engellenirse ya da
karaciğerde mikroplardan kaynaklı hasar gelişirse böyle sarı leke oluşumları
ortaya çıkabilir. Kandaki bilirubin maddesinin arıtışı nedeniyle bu sarı
lekeler oluşur. Buna kaşıntıyla birlikte yaralarda eşlik edebilir.
Pembe kırmızı leke
(Kurdeşen): Ciltte 24 saatlik sürede oluşan ve kaybolan kırmızı pembe leke,
ilaveten kaşınma ve kabarma gibi etkiler kurdeşen denilen hastalığın bir etkisi
olabilir. Bu lekelerin oluşması ciltteki kan damarlarından etrafa yayılan
geçici plazma sıvısından kaynaklanır.
Kırmızı leke (Vücut
mantarı): Erişkinlerde görülen kırmızı leke genellikle vücut mantarı
nedeniyle oluşur. Toprak, hayvan, insan gibi enfekte olan kişilerle temas
sonucunda bulaşan bu rahatsızlıkta lekeler keskin sınırlı olur, genişledikçe
orta kısmı normalleşmeye başlar.
Pembemsi leke (Gül
hastalığı): Vücutta cilt çizgileriyle paralel oluşan pembemsi lekeler gül
hastalığı nedeniyle olabilir. Döküntü olmadan bir süre önce vücutta ilk leke
belirir. Ardından lekeler yayılma gösterir.
Sedef beyazı, gümüş
leke (Sedef hastalığı): Bu hastalık nedeniyle oluşan lekelerin görünümü
kepekli, gümüş, sedef beyazı renkli, kızardığında ise biftek kırmızı gibi
belirgin olur. Genellikle saçlı deride, dirsek, ense, diz gibi bölgelerde böyle
leke görülebilir.
Mor mavi leke (Kalp
hastalıkları): Bu özellikteki lekelerin nedeni genellikle kalp hastalıkları
olur. Genellikle parmak uçları, dudak, dil, burun ucu gibi vücudun uç
bölümlerinde mor mavi lekeler oluşur. Kalp yetmezliği yüzünden oluşanlarda cilt
rengi gri mavi ve terli bir yapıda olur.
Mor leke (KOAH
hastalığı): Bu hastalık oksijenlenmeyi bozduğu için, hastalığın
ilerlemesine bağlı olarak daha çok dudaklar ve etrafında mor leke meydana
gelir.
Travma lekeleri: Çarpma,
darbe gibi travmalar nedeniyle oluşan vücut lekesi mor renkli bazı kısımları
kızarık olabilir.
Vitamin eksikliğinde
görülen lekeler: Özellikle K ve C vitamini eksikliğinde ciltteki mikro
kanamalar nedeniyle mor renkli leke oluştuğu gözlenir.
Kabarık kırmızı leke
(Vaskülit): Ciltten kabarık kırmızı lekeler vaskülit açısından
değerlendirilmeye alınmalıdır. Bu lekelere eşlik eden, karın ağrısı, halsizlik,
eklem ağrısı gibi etkilerde görülebilir.
Ağrılı kırmızı mor
leke (Kanser türleri): Lösemi lenfoma, bağırsak, mide, meme kanseri gibi
hastalıklar aniden başlayan ağrılı kırmızı mor leke oluşmasına neden olabilir.
Bazen kahve üzeri kabuk bağlamış lekelerde görülebilir.
Kahverengi leke
(Böbrek yetmezliği): Ciltte toprak rengine yakın olan kahverengi lekeler
görülürse, buna pullanma, ciltte kuruma, kaşınma gibi etkilerde eşlik ederse
böbrek yetmezliği değerlendirilmelidir.